Kömür mangallı pişirme uzun süredir arka bahçelerin klasik seçeneğiydi ancak şimdi pek çok çevre bilinci yüksek şef aynı zamanda yeşil bir seçenek olarak da değerlendiriyor. Yanan kömürleri yakmanın dünyamıza daha iyi katkı sağlayabileceğini ve aynı zamanda dış mekân pişiriciliği keyfini nasıl artırdığını inceleyelim.
İlk olarak, iyi kömür, yenilenebilir bir malzeme olan ağaçlardan gelir. Üreticiler, iyi yönetilen ormanlardan ağaç kesip kullandıklarında tedarik zincirini devam ettirir ve israfı azaltırlar. Bu yönüyle kömür, doğalgaz ve propan gibi tam yaşam döngüsü boyunca havaya daha fazla karbon salan yakıtlara kıyasla daha çok yerel üretilmiş bir yakıt çeşidine yaklaşır. Sorumlu şekilde üretilmiş odun kömürü veya külçe kömür kullanmak, yazlık mangal partilerinin iklim üzerindeki maliyetini düşürmeye yardımcı olur.
Buna ek olarak, tüm faktörler göz önünde bulundurulduğunda kömurlu mangal, gazlı mangala göre sera gazlarını daha az salabilir. Kullanılan kömürün kalitesi büyük rol oynar; saf doğal kömür daha temiz yanar ve ek katkı maddesi olmadan güçlü bir ısı sağlar. Yüksek sıcaklıkta yandığı için kullanıcılar burgerleri kızartmak ya da sebzeleri kavurmada daha az kömür kullanır ve bu da tek bir oturumda daha az emisyon oluşmasına neden olur. Gaz vanasını açmak yerine bu kömürlere yönelmek, arka bahçe şeflerinin daha serin bir gezegene küçük ama somut bir adım atması anlamına gelir.
Kömür üzerinde pişirme, genellikle daha doğrudan ve doğal bir ızgara yöntemi olarak görülür. Gerçek kömür veya kül kömürlerinden gelen yavaş ve dumanlı yanma, birçok kişiye göre gazın temiz yanmasından çok daha üstün bir tat sunar. Bu nedenle, pek çok arka bahçe aşçısı artık sadece lezzetli bir yemek değil aynı zamanda organik ve çiftlikten sofraya menülerde görülen taze ve topraksı tarzlara uygun bir seçenek arayışındadır. Kömürü yakmak yalnızca bifteği yükseltmez; aynı zamanda aşırı işlenmiş yemek yapımından uzaklaşan bir eğilimi de yansıtır. Bu yüzden kömüre yönelmek, yeşil yemeğe küçük ama anlamlı bir adım olarak algılanabilir.
Kömürün ön plana çıkabileceği ve doğru marka ile dikkat çekebileceği bir diğer alan ise atık yönetimidir. Birçok üretici artık paletlerin, kereste fabrikası artıklarının veya tarımsal atıkların kompostolarını oluşturmak için kullanarak bu malzemelere yeni bir hayat veriyor; bunlar yerine çöp sahasında yığılmasına izin verilmiyor. Bu durum hem çöp miktarını azaltıyor hem de genç ağaçların ek ilave hasat baskısından kurtulmasını sağlıyor. Dolayısıyla ızgaracılar, açıkça ortak kaynaklardan geldiğini belirten kömür şirketlerinden ürün seçtiklerinde, bilinçli yaşam ile ızgara keyfini bir araya getiren döngüsel bir ekonomiyi sessizce desteklemiş oluyorlar.
Sonuç olarak, kömür üzerinde dışarıda yemek pişirmenin sürpriz şekilde çeşitli çevreci avantajları vardır. Kömür, yönetilen ormanlardan geldiğinde ve yanma süresi kısa tutulduğunda, yayılımcı emisyonları azaltır ve çoğu gazlı ocak kullanıcısının özlediğini kabul ettiği zengin bir tat sağlar. Tüketiciler artık çevre dostu ürünler ararken, sade kömür mangalı da ülkedeki arka çıtalarında güneş panelleri ve kompost kutularının yanında sağlam bir yer bulmaktadır. İlerleyen süreçte her ateş yakıldığında dünyayı düşünmek ve bu tercihe uygun yakıt seçmek, mangal yapmayı yalnızca mevsimsel bir keyif kaynağı değil aynı zamanda daha bilinçli yaşamaya yönelik bir adım haline getirir.